like a starfish

Friday, March 09, 2007

kinayeci deniz yıldızı, ironik yengecin kıskaçları arasından kurtulduğunda artık çok geçti. tüm güzelliğinin bozulmuş olmasına üzülürken yeniden büyüyeceği aklına geldi, sevindi birden. yaklaşan kocaman gölgeyi farketmeden titreye titreye suya doğru ilerlemeye başladı yavaşça. tam parmakları ılık suya değmişti ki, kocaman iki parmağın arasında buldu kendini. parmaklar çok soğuktu, korktu. iki kocaman gözle karşı karşıya geldiğinde ise bayılacak gibi oldu. gözlerden birinde suyun yansımasını da görebiliyordu, keşke zıplayıp suda kaybolabilseydi o anda. sonra kocaman parmaklı, kocaman gözlü şeyin arkasında daha kocaman parmaklı, daha kocaman gözlü başka bir şey belirdi, daha çok korktu. gözlerini kapattı, ağlamaya başladı. neler olduğunu anlamaya çalışırken havada buldu kendini, hızla dönüyordu. yere çarptığında canı çok yandı, hiçbir yerini kımıldatamıyordu. gözlerine de kum kaçmıştı. ters döndüğü kumun üzerinde doğrulmaya çalışırken onu az önce korkutan şeylerin uzaklaştığını gördü. gözlerini tekrar kapattı, açtığında ironik yengeç kıskaçlarını açmış ona doğru yaklaşıyordu. korkudan titremeye başladı, yeniden doğrulmayı denedi ama gücü kalmamıştı. ironik yengecin kıskaçları arasında gözlerini son defa kapattı, hala ağlıyordu..

1 bows:

Başak Ağın said...

ühü :'(